Petrol Ofisi CEO’su Selim Şiper Bloomberg HT’ye yaptığı değerlendirmede Türkiye açısından fiziki mal temininde bir kasvet olmadığını söyledi.
Şiper “Yapılan ilişkilere bakıldığında bir sorun yaşanacağını öngörmüyorum. Bayramdan sonraki periyoda baktığımızda tüketimde de azalma başladı, hasebiyle arz istikametli yahut ikmal taraflı rastgele bir kasvetimiz olacağını zannetmiyorum. Bunun yanı sıra, ödeme yapılması için gereken paranın temininde karşımıza birtakım zorluklar çıkabilir diye düşünüyorum. Bu durum hem kurdaki yükselişten kaynaklanıyor, hem de döviz bulunabilmesi açısından kritik devirlere yaklaştığımızı öngörmekteyiz” halinde konuştu.
Şiper “Dünyadaki eser fiyatlarının yükselmesi ve dolara gem vurulamaması nedeniyle maalesef sıkça üst taraflı fiyat ayarlamaları yapmak zorunda kalıyoruz ve bugünden baktığımızda bunun pek bir sonu gözükmüyor” dedi.
“KÂRLILIK KELAM KONUSU DEĞİL”
Kâr marjı diye bir mefhumun artık olmadığını vurgulayan Şiper “Kârlılık kelam konusu değil, çarkı döndürmek, günü kurtarmak durumundayız. Entegre marja yani istasyon ve dağıtım şirketi ortasında bölünen hisseye baktığımızda, geçmiş vakitlerde son pompa fiyatı yüzde 12 civarı gerçekleşirken şu anda bu oran yüzde 5 buçuklara inmiş durumda. Bunu lakin enflasyona paralel götürebiliyoruz, meğer ki maliyetler daha da fazla arttı. Bu eserlerin TL cinsindeki bedellerinin çok yüksek halde artması nedeniyle hem istasyonlarda, hem dağıtım şirketlerinde muazzam bir işletme sermayesi yükü başladı” diye konuştu.
Asgari fiyata ikinci bir düzenleme yapılması durumunda akaryakıt istasyonlarının olağanüstü sıkıntı bir durumda kalacağını belirten Şiper “Bunun tek tahlili entegre marjın yükselmesi olabilir, öteki türlü bu durum yönetilemez” diye konuştu.
PEK ÇOK ŞEYİN GÖSTERGESİ
Havacılık yakıtlarındaki fiyat artışlarının da öteki eserlerde olduğu üzere yüksek oranda gerçekleştiğini söyleyen Şiper “Bu artışların fiyatlara yansıtılması elzem. Öbür türlü bununla başa çıkılması mümkün değil” biçiminde konuştu.
Şiper “Bütün dünya petrol üreten ülkelerin insafına kalmış durumda. Tüketim tarafında bu aydan itibaren bir daralma başlayacaktır. Yıl sonuna kadar motorinde yüzde 5 ila 10 ortasında bir daralma olması mümkün gözüküyor. Akaryakıt için birebirini söylemek yanlışsız olmaz. Artan araç sayıları ile birlikte akaryakıtta yüzde 5 oranında bir büyüme gerçekleşebilir” dedi.
Daha mütevazı gelir kesiti tarafından tüketilen otogazın ise pek çok şeyin göstergesi olduğunu lisana getiren Şiper “Bizim varsayımımıza nazaran yüzde 20 oranında otogazlı araç park etmiş durumda bulunuyor” sözlerini kullandı.