HDP Eş Genel Lideri Pervin Buldan, partisinin TBMM Küme Toplantısı’ndaki konuşmasında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
HDP’ye karşı yıldırma siyasetinin olduğunu belirten Buldan, İstanbul’da polise yumruklu hücumda bulunan DBP Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz’in dokunulmazlığının kaldırılmasına ait fezlekeye değindi. Fezlekenin Meclis Başkanlığına gönderildiğini anımsatan Buldan, “Salihe Aydeniz milletvekilimiz başta olmak üzere, dokunulmazlığının kaldırılması için jet süratiyle harekete geçtiler ve fezlekesini Meclis’e gönderdiler. Bu da bir kumpas davası olarak önümüzde durmaya devam ediyor” diye konuştu.
Buldan, “AKP ve MHP blokunun, Türkiye’nin güçlü demokrasiyle ve gerçek adaletle buluşmasını engellemek için çalıştığını” lisana getirterek kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Parlamentodaki bizim dışımızdaki muhalefete bakıyoruz, kriz ve çatışma üreten mevcut sistemi, biraz restore edelim derdindeler. Dökülen yerlere sıva yapalım diyerek durumu kurtaralım diyorlar. Biz ‘bu bina çürük’ diyoruz. Bu binanın kolonları çöküyor. Bu bina yapılırken gereçten çalındığını herkes farkında. Sizin ne ile bu işi restore edeceğinizi anlamakta zorluk yaşıyoruz. Bu inkar ve restore siyasetleri topluma bir umut, bir gelecek sunabilir mi? Asla yapamaz. Binayı sağlam temeller üzerinden tekrar yapmadan, eşit hak temelli yeni bir toplumsal mukaveleyi yapmadan, yeni bir geleceğin olamayacağını herkes biliyor. Barış olmadan ortak geleceği nasıl kuracağız? Bunu muhalefete sormak isterim. Bu ülkenin en temel problemlerinden birisi barışın olmamasıdır. Uzun bir müddettir iktidarından muhalefetine herkes bir Kürt problemi yokmuş üzere davranmaya devam etmektedir.”
BAŞKALE’DEKİ GÖRÜNTÜLER
Van’ın Başkale ilçesinde hakkında yakalama kararı bulunan bir şüphelinin gözaltına alınması sırasında ortaya çıkan imgeleri hatırlatan Buldan, “Bu manzaraları tüm dünya ibretle izledi. Biz bu imajlara elbette şaşırmadık. Zira iktidar son vakitlerde seçim kampanyalarını bu yolla yapacağının sinyalini esasen bizlere verdi. Halka direkt silah doğrultan, bayanları darbeden ve yalnızca bir kişiyi gözaltına almak için yapılan bu vahşeti, şiddetle ve nefretle kınıyorum. Asıl bildiğimiz bu iktidarın tir tir titrediğidir” diye konuştu.
‘ÇÖZÜM SÜRECİ’ İDDİASI
Buldan, bugünlerde yeni bir ‘çözüm süreci’ tezinin konuşulduğuna işaret ederek “Yeni bir tahlil süreci var mı yok mu’ diye herkes kulislerde bir laf attı ortaya. Bu lafı ortaya atanların dahi ortada ne tahlil sürecinin olduğuna dair ellerinde bir doküman var ne de bu türlü bir izlenim var. Yalnızca laf olsun diye ‘Çözüm süreci olacak mı, olmayacak mı?’ diye tam da seçimlere yakın bir periyotta atılan bu lafların içinin boş olduğunu hepimiz biliyoruz. Valla bizim görebildiğimiz kadarıyla iktidarda bir çözülme var. Fiyaskoya dönüşen inkâr ve imha siyasetinin çözülmesi süreci var bu iktidarda. Yalnızca iktidar değil, bu soruna ciddiyetle yaklaşmayan başka siyasetler de çözülme etabına gelmiştir ve çözülecektir. Zira artık yolun sonuna gelindiğinin herkes farkında. Bu siyasetleri halk katiyen aşacak ve denklem dışı bırakacak, çözmeyen, çözülecektir!” değerlendirmesinde bulundu.
SOYLU’YA YANIT
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun partisini gaye alan kelamlarına de karşılık veren Buldan, “Güya, bizleri milletvekili olarak görmediğini söyleyen bir zat var. Biz de kendisini bakan olarak görmüyoruz ve tanımıyoruz. Ne olacak pekala? Sen istesen de istemesen beğensen de beğenmesen de kabul etsen de etmesen de bu ülkede bize 10 milyon insan oy verdi bizleri milletvekilli seçti parlamentoya gönderdi. Bir sonraki devir daha güçlü, kalabalık geleceğiz, bu da sana kaygı olsun. Buradan diyorum ki; bizim üzerimizden siyasi hesaplar yapmayı bırak! Asıl albümlerinin, hata iştirakinin, hukuksuzluklarının hesabını nasıl vereceksin şimdiden onu düşün! Ve şimdiden bunun hazırlıklarını yap. Zira artık vakit daralıyor!” diye konuştu.