40 unsurdan oluşan “Basın Kanunu İle Birtakım Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” bugün TBMM’de tali kurulda görüşülecek. CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, teklifle ilgili TBMM Genel konseyinde kelam alarak açıklama yaptı.
“İktidar herkes sussun yalnızca onlar konuşsun istiyor” diyen Girgin açıklamasında şunları söyledi:
“ÖZGÜR BASIN, DEMOKRASİNİN NEFES BORUSUDUR!”
“Özgür basın, demokrasinin nefes borusudur. Genel Liderimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun haberini yapan Halk TV, Tele 1, Krt ve Flash Tv’ye kesilen cezalar; demokrasiyi nefessiz bırakma atılımıdır.
Birebir formda AKP ve MHP imzasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na sunulan dezenformasyonla uğraş gerekçesiyle hazırlanan yasa teklifi, sonlu tartışma ortamını daha da sınırlama gayesi taşıyor. İktidarın basını tekelleştirdiği, yargıyı siyasi bir sopa olarak kullandığı aşikar. Artık bilinmeyen tabirler içeren teklifle yeni bir cadı avına yasal kılıf hazırlanıyor.Yapılması gereken basın örgütleri ve basın işçileriyle özgür, tarafsız, üniversal basın meslek prensipleri doğrultusunda bir düzenleme yapılmalıdır.
“TEKLİF MUHALEFETİ VE BASINA AYAR VERMEYİ HEDEFLİYOR”
Trollere, tetikçilere, kaleminden rant devşirenlere, kalemini nefret ve ayrımcılık için kullananlara karşı bir dezenformasyonla gayret düzenlemesi yapılmalıdır.Ancak bu düzenleme, bağımsız, tarafsız, objektif habercilik yapan; halkın haber alma hakkı için gecesini gündüzüne katan basını ve badın mensuplarını müdafaaya yönelik olmalıdır. Fakat bu teklif dezenformasyonu tedbire değil, bu münasebetle muhalefeti ve basına ayar verme teklifidir.
SEÇİMLERİ BASKI ALTINA ALMA MAKSADI
“Kanun teklifinin, TBMM’ye sunulma zamanlaması da manidardır. Covid-19 pandemisi sırasında; bilgi dezenformasyonu yüksek seviyede seyrederken dahi; bu tipten bir kanun teklifi, TBMM’ye sunulmamıştır. Seçim devri yaklaşırken; bu çeşitten bir kanun teklifinin yasalaşacak olması; yaklaşan seçimlerin baskı altında yapılacağının alameti farikalarından yalnız biridir.
Teklifle, yasal fonksiyonu Devletin, pratikte ise iktidardaki partinin propagandasını yapmak olan ve fiili olarak Türkiye’deki basın özgürlüğünün öndeki en büyük mani durumundaki İrtibat Başkanlığı, Basın Kanununda bir taraf haline getiriliyor ve bu yolla medyaya daha fazla müdahale edebilmesine müsaade veriliyor.”
“KAHROLSUN İSTİBDAT YAŞASIN HÜRRİYET”
“Bu teklife karşı duracak; Basın ve tabir özgürlüğüne sahip çıkacak, Sansüre karşı özgürlük kavgamızı büyüteceğiz! “Dezenformasyonla mücadeleyi” değil gazeteciliğe baskıyı artırmak üzere tasarlandığı anlaşılan bu kanun teklifi hemen geri çekilmelidir. Kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet!”